HomeBEYOND TURKEYAfrica and Turkish Language

Africa and Turkish Language

 

26.04.2018

Levent Ağaoğlu – First of all, thank you to ASAM and then to Prof Ömer Özkan, thank you very much. Because you brought Africa to our feet. Actually, we don’t see Africa in Eurasia One Foundation, but now I read it as “Eurasia One Africa Foundation”. I’m going to ask one question so as not to waste your time.

The question is: Gentlemen, the younger brothers speak Turkish very well. When we say Africa, Evliya Çelebi’s Efrikiye is the continent where Tolunogullari founded the first Muslim Turkish state in Egypt in 870.

The first person to speak in human history was an African. But then Europe ignored Africa, glorified its own existence, destroyed other people’s identities and languages, and started to speak English and French. Language is a leadership, a state.

Now the African language is not an Indo-European language, but has another linguistic structure. Could there be a predisposition between languages ​​because they speak Turkish very well? If it is not difficult for them to speak Turkish, I think it is necessary to invest in it.

Did you have any difficulties in learning a language?

Abdu Djamanca – No, now an African country of one and a half million people, but more than thirty tribes and local languages. We see the richness of this as academicians. Why, when I was a kid I had friends from more than five different languages. Naturally, I know 5 languages. This also has an effect when learning Turkish, English, French, German, and Chinese. So this is advantage.

Ali Ferah– A person in Africa speaks more than one language. Secondly, Turkish is not an easy language, it is a difficult language. One of the reasons for this is that there were no Turkish books prepared for foreigners to learn Turkish 15 years ago. Therefore, academics are working on it recently. And the Turkish books they prepared for foreigners began to be published. Another reason is that the more you socialize with the society, the better and smoother you will speak Turkish. This is also very important. I don’t know, we still can’t claim that we speak Turkish very well.

Prof. Dr. Ömer Özkan– Wherever we go in the world, we encounter this language problem. There is the famous Rustem Pasha Mosque in Bosnia. We have a hug with his imam, our language is not common, but our eyes tell a lot. You say, “Oh Ottoman, if you could see these days”. Now at least it started with Yunus Emre, but it is not enough. I was in Sudan last week. One or two classes are opened, they say that even if a hundred classes are opened, a hundred students are ready. So someone needs to act much faster on this issue. We also have a lot of ready-made Turkish language teachers, we give ready-made Turkish Language graduates from Open Education. We need to act much, much faster on this issue.

Ahmet Üseni– I want to say one sentence. My teacher said, “We are a poor country in the Republic of Turkey, why do we give these fifty thousand African children to us, and we are in poverty here”. I want to mention something like this. For example, at this conference, we all speak Turkish. Doesn’t this have any use for the Republic of Turkey? It is useful. Sometimes, while chatting with my Turkish brothers, they say that we were in Africa during the Ottoman period. But we did not colonize Africa.

I say, okay, you did a good thing, but from my perspective, you made a big mistake in the Ottoman period. Which mistake? You were there in Algeria, Tunisia, Egypt. You may not colonize, but why didn’t you teach your language? Now you want to know the situation in Congo. We have a brother Ahmet in Congo. You say, “My brother Ahmet, what is the situation in Congo?” I am speaking in your language. But it wasn’t like that at that time. I wanted to talk about this sentence.

– We apologize for that sentence. You have a place over our heads.

AVRASYA BIR FOUNDATION – ALI FERAH, AHMED ÜSENI, ABDU DJAMANCA CONFERENCE

AFRİKA VE TÜRKÇE KONFERANSI 

Levent Ağaoğlu – Öncelikle ASAM’a sonra da Ömer Özkan Hocam size çok teşekkürler. Çünkü, Afrika’yı ayağımıza getirdiniz. Aslında Avrasya Bir Vakfı’nda Afrika’yı görmüyoruz ama şu an  “Avrasya Afrika Bir Vakfı” olarak okudum. Vaktinizi almamak için bir tane soru soracağım.

Soru şu: Beyefendiler, genç kardeşler Türkçe’yi çok güzel konuşuyor. Afrika dediğimizde, Evliya Çelebi’nin Efrikiye’si, Tolunoğullları’nın 870’te ilk Müslüman Türk devletini Mısır’da kurulduğu kıta.

İnsanlık tarihinde konuşan ilk insan Afrikalı’ydı. Ama sonra Avrupa, Afrika’yı yok sayıp kendi varlıklarını yüceltip, diğer insanların kimliklerini, dillerini yok etti ve İngilizce, Fransızca konuşturmaya başladı. Dil bir liderliktir, devlettir.

Şimdi Afrika dili bir Hint-Avrupa dili değil, başka bir dil yapısına sahip. Türkçeyi çok düzgün konuşmalarından dolayı diller arasında bir yatkınlık olabilir mi? Türkçeyi konuşmaları zor değilse bunun üzerine yatırım yapmak gerekir, diye düşünüyorum.

Dil öğrenmekte bir zorluk çektiniz mi?

Abdu Djamanca– Yok, şimdi Afrikalı bir buçuk milyon nüfuslu bir ülke ama otuzdan fazla kabile ve yerel dil var. Bunun zenginliğini akademisyenler olarak görüyoruz. Neden, ben çocukken beşten fazla farklı dilden arkadaşım vardı. Doğal olarak 5 dil biliyorum. Türkçe, İngilizce, Fransızca, Almanca, Çince öğrenirken de bunun etkisi oluyor. Yani bu avantajdır.

Ali Ferah– Afrika’da bir insan birden daha fazla dil konuşur. İkincisi Türkçe kolay değil, zor bir dildir. Bunun nedenlerinden birisi, 15 sene evvel Türkçeyi öğrenecek yabancılara hazırlanmış Türkçe kitapları yoktu. Dolayısıyla akademisyenler yeni yeni bunun üzerine çalışıyorlar. Ve yabancılar için hazırladıkları Türkçe kitaplar yayınlanmaya başladılar. Bir başka nedense, ne kadar toplumla kaynaşırsanız o kadar güzel ve düzgün Türkçe konuşursunuz. Bu da çok önemlidir. Bilmiyorum, halen çok çok düzgün bir Türkçe konuştuğumuzu iddia edemeyiz.

Prof. Dr. Ömer Özkan– Dünyanın neresine gidersek bu dil problemi karşımıza çıkıyor. Bosna’da meşhur Rüstem Paşa Cami vardır. Onun imamıyla bir sarılışımız var, dilimiz ortak değil ama gözlerimiz çok şey anlatıyor. “Ah Osmanlı, bugünleri görebilseydin” diyorsun. Şimdi en azından Yunus Emre’yle başlandı ama yeterli değil. Geçen hafta Sudan’daydım. Bir iki sınıf açılıyor, yüz sınıf da açılsa yüz sınıfın da öğrencisi hazır diyorlar. Yani bu konuda birilerinin çok daha hızlı hareket etmeleri lazım. Hazır bir sürü Türk dili hocalarımız da var, Açık öğretimden hazır Türk Dili mezunları veriyoruz. Bu konuda çok çok daha hızlı hareket etmemiz lazım.

Ahmet Üseni– Ben tek bir cümle söylemek istiyorum. Hocam dedi ki “Biz Türkiye Cumhuriyeti fakir bir ülkeyiz, neden bu elli bin tane Afrikalı çocuklara biz veriyoruz bizde burada fakirlik altındayız”. Böyle bir şeye değinmek istiyorum. Mesela şimdi bu konferans hepimiz Türkçe konuşuyoruz. Bunun Türkiye Cumhuriyeti için hiçbir faydası yok mu? Faydası var. Hatta bazen Türk kardeşlerimle sohbet ederken diyorlar ki biz Osmanlı döneminde Afrika’daydık. Ama biz Afrika’da sömürgecilik yapmadık.

Ben diyorum ki tamam güzel bir şey yaptınız fakat benim perspektifimden baktığım zamanda Osmanlı döneminde büyük hata yaptınız. Hangi hata? Cezayir’de Tunus’ta Mısır’da oradaydınız. Sömürgecilik yapmayabilirsiniz ama siz dilinizi neden öğretmediniz? Şimdi Kongo’daki durumu bilmek istiyorsunuz. Kongo’da Ahmet kardeşimiz var. “Ahmet kardeşim, Kongo’da durum nedir” diyorsunuz. Ben sizin dilinizle anlatıyorum. Ama o zamanda böyle değildi. Bu cümle üzerine konuşmak istedim.

– O cümle için özür dileriz. Başımız üzerinde yeriniz var.

E-Posta Bültenimize Bekliyoruz.
Haftalık olarak, sizinle tüm içeriklerimizi e-posta yoluyla paylaşıyoruz.
icon
RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here


Most Popular