Bizim pırlanta gibi bir vakfımız var; Avrasya Bir. Burası benim için bir okul oldu 2013 yılında başladım sonunda bu okul, Avrasya okulunu, konferansları kastediyorum beni son derece zenginleştirdi. Karşıma gelen insan profesör, doçent, doktor. Binlerce kitabı okumuş bir dünyası var. Soru sormadan yorum yapmadan duramıyorsam eğer, son derece önemli bir katkısı var. Onun için o toplantıların devamından yanayım. Faruk abinin dediği gibi bu fasulye pilav toplantıları bir gelenek. O geleneği devam ettirelim.
Pırlantadan neyi kastettim. Bizim ismimiz Avrasya Bir. Dünya 500 yıl (1500-2000) Avrupa yüzyılını yaşadı onun sonuna geldik artık Avrasya Binyılı başladı bu beşyüz yıl değil bin yıl sürecek bir dönem. O dönemde de vakıf olarak fonksiyonumuzun bu konuyu toplumun değil sadece, dünyanın gündemine getirmek.
Avrupa Birliği’ne biz müracaat ediyoruz, bizi al, yok sen git falan. Asya’ya girsek mi girmesek mi yok işte Şangay antidemokratik birlik. Dünyanın en büyük demokrasisi orada en nüfuslu demokrasi Hindistan orada, biz ona anti demokratik mi diyeceğiz.
Benim 30 günüm Hindistan’da geçti, sahadaydım, kitabını yazdım, yayınlatamadım ama Musa başkanımızın Hindistan’la ilgili sözlerini duymak beni çok mutlu etti. Pakistan’ı da, Hindistan’ı da biz kurduk, bunu bilmemiz lazım. Pakistan gücenmesin gibi düşünceler neticesinde biz Hindistan’ı, İran’ın kucağına mı iteceğiz. Biz kurduk Pakistan’ı, Hindistan’ı.
Kuzey güney diyaloğu, Hindistan-Türkistan ki ben ona Hinterland diyorum. Hani var ya o yabancı kelime hinterland o benim internet benim batılıların Hint-Avrupa tezi dedikleri aslında Hint-Türk tezidir. O anlamda Hindistan, Türkistan, Rusya, Türkiye, Afrika. Bu döngüyü bizim burada çalıştırmamız lazım. Avrasya Bir Vakfı’nın ASAM’ın (Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi) konularının daha çok bu merkezde ilerlemesi lazım. Dış medya dışarda bu konuların işlenmesi önemli. Neyi kast ediyorum işte Çin, Hindistan, Asya güçleri nezdinde bizim fonksiyonumuz hani başta dedim Şanghay almıyor Avrupa da almıyor ama bu işin merkezi benim.
Benim adım zaten o. Avrupa, Asya ikisinde de toprağım var birleştirecek olan benim. Bunu Avrupalı anlamadığını gösterdi gitti Amerika’nın kucağına oturdu, şimdi kışın üşüsünler yani. Asya’ya bizim uzak durmamamız lazım. Bunu buralarda gündeme getirmemiz lazım. Neticede orası Avrupa-Asya Birliği’dir. Bunu Türkiye’nin dile getirmesi lazım. Ama Türkiye Yüzyılı değil bu. Türkiye binyılı. Biz burada o bin yılı dillendirmemiz lazım. Bunu bilmemiz lazım. Çok teşekkür ederim.