Peki, bu başarılar arasında derece farkı var mı? Onu başarı uzmanlarına soralım, ama bence en önemli ölçüt; vicdan huzuru.
Ne demek istiyorum?
Kişinin kendisini gerçekleştirmesinin, kendisi olmasının (özgür ve özgün), kendisi ile barışık olmasının verdiği o tarifsiz hissin yerini hiçbir şey alamaz. Hiçbir servet ya da hiçbir performans göstergesi onun ikamesi değildir. Eğer başarıyı sadece “sonuç” odaklı yani nicel olarak ölçülebilen nümerik bir performans şeklinde ele alırsanız büyük çıkmazlara girebilirsiniz. İnsanın kendisini gerçekleştirme “sürecinde” yaşadığı içsel tatmin çok önemlidir ve bu tamamen öznel/bireysel bir yolculuktur.
Benim için başarı; mutluluk da değildir. Çünkü yaşam amacım, mutluluk değildir. Mutlak bir mutluluk olamaz. Mutluluk daimî bir duygu değil anlardır, hayatınızda kesitler. Ama hedefe yürüme yolculuğunun hissi daimidir. Hedefler başarıldığında yenisi gelir. Bu duygu varsa gerisinin, berisinin ya da başkasının ne düşündüğünün ve ne dediğinin hiçbir önemi yok. Böyle yaşayan insanlar, ancak tutkulu kişilerdir.
Muğlak başarı aforizmaları ve sürekli pompalanan başarı obsesyonu yerine tutkulara odaklanmanızı öneririm. Bazılarımız doğuştan tutkuludur ama çoğu kişi sonradan tutkularını keşfedebilir. Zira tutkulu insanlar her şeyi başarır.
D.Ferhat Demir
Futbol Milli Takımımız ve inovasyon – Ekonomim