1898de Hong Kong adası hariç New Territories ve Kowloon bölümlerini kiralayan İngilizler 1997 de neden kendilerine ait olan Hong Kong adasını da Çin’e teslim etmiştir.
Çin’in artan gücü: 20. yüzyılın sonlarında Çin, siyasi ve ekonomik açıdan önemli bir güç haline geldi. Bu durum, Hong Kong’u kendi topraklarının bir parçası olarak görmeye başlamalarına ve adanın kontrolünü geri alma arzusunu artırmalarına yol açtı.
Küresel siyasi değişimler: Soğuk Savaş’ın sona ermesi ve küresel siyasi ortamda yaşanan değişimler, sömürgecilik karşıtı hareketlerin güçlenmesine ve birçok sömürge bölgenin bağımsızlık kazanmasına neden oldu. Bu durum, Hong Kong’un da bir istisna olma ihtimalini güçlendirdi.
Hong Kong ekonomisi: Hong Kong, İngiliz yönetimi altında önemli bir ticaret ve finans merkezi haline geldi. Ancak 1980’lerde ve 1990’larda Çin ekonomisinin hızlı büyümesi, Hong Kong’un bölgesel önemini gölgede bırakmaya başladı. Bu durum, İngilizlerin adayı korumakla ilgili mali ve siyasi maliyetleri sorgulamalarına yol açtı.
99 yıllık kira sözleşmesinin sona ermesi: 1997 yılında, Hong Kong’un New Territories ve Kowloon bölgelerini kapsayan 99 yıllık kira sözleşmesi sona erdi. Bu durum, İngilizlerin adanın tamamını Çin’e devretmesi veya yeni bir kira sözleşmesi müzakere etmesi gerektiği anlamına geliyordu.
Çin ile yapılan müzakereler: İngiliz ve Çin hükümetleri, 1980’lerin başından itibaren Hong Kong’un geleceği hakkında müzakereler yürüttüler. Bu müzakereler zorlu ve karmaşıktı, ancak sonunda 1984 yılında “Bir Ülke, İki Sistem” ilkesine dayanan bir anlaşmaya varıldı. Bu ilke, Hong Kong’un 1997’de Çin’e devredilmesini, ancak kapitalist bir ekonomi ve yüksek bir özerklik düzeyi korumasını öngörüyordu.
Hong Kong halkının tepkisi: Hong Kong halkı, İngiliz yönetiminin sona ermesi ve Çin’e devredilme fikrine karşı karışık duygular besliyordu. Bazıları, Çin yönetimi altında özgürlüklerinin ve refah seviyelerinin tehlikeye gireceğinden endişe duyuyordu. Diğerleri ise, Çin’e yeniden entegre olmanın ekonomik fırsatlar ve siyasi istikrar sağlayacağına inanıyordu.
Sonuç olarak, Hong Kong’un 1997’de Çin’e devredilmesi, karmaşık tarihi, küresel siyasi değişimler ve Çin’in artan gücü gibi bir dizi faktörün sonucudur. Bu olay, Hong Kong halkı için önemli bir dönüm noktasıydı ve bölgenin geleceği üzerinde kalıcı bir etkisi oldu.
Ek Kaynaklar:
İngiliz İngilizler 1898 yılında Hong Kong’un hangi kısımlarını kiralamışlardır ve bugünkü Hong Kong‘un yüzde kaçını teşkil etmektedir bu kiralanan kısım.
1898 yılında İngilizler, Kowloon Yarımadası, Stonecutters Adası ve New Territories olarak bilinen bölgeyi 99 yıllık bir kira sözleşmesiyle Hong Kong’a eklemişlerdir. Bu kiralanan bölgeler, bugünkü Hong Kong’un yaklaşık %95’ini oluşturmaktadır.
Kiralanan Bölgelerin Detayları:
- Kowloon Yarımadası: Hong Kong adasının kuzeyinde yer alan Kowloon Yarımadası, 1860 yılında imzalanan Pekin Antlaşması ile İngiliz kontrolüne girmiştir. Yarımadayı, Victoria Limanı’ndan ayıran derin bir su yolu olan Lei Yue Mun Boğazı, Hong Kong adasından ayırt eder. Kowloon Yarımadası, Hong Kong’un en yoğun nüfuslu bölgesidir ve birçok gökdelen, alışveriş merkezi ve turistik mekana ev sahipliği yapmaktadır.
- Stonecutters Adası: Victoria Limanı’nın güneyinde yer alan Stonecutters Adası, 1898 yılında kiralama sözleşmesiyle Hong Kong’a eklenmiştir. Ada, geçmişte bir taş ocağı ve hapishane olarak kullanılmıştır. Günümüzde ise liman tesisleri ve konut alanları bulunmaktadır.
- New Territories: Hong Kong adasının kuzeyinde ve Kowloon Yarımadası’nın kuzeybatısında yer alan New Territories, 1898 yılında 99 yıllık bir kira sözleşmesiyle Hong Kong’a eklenmiştir. Bu bölge, dağlık araziler, geleneksel köyler ve modern şehirler içeren geniş bir alana sahiptir. New Territories, Hong Kong’un en az gelişmiş bölgesidir ve doğal güzelliği ve tarihi ile bilinmektedir.
Kiralama Sözleşmesinin Sonlanması:
İngilizler tarafından 99 yıllık bir kira sözleşmesiyle Hong Kong’a eklenen bu bölgelerin kira sözleşmesi 1 Temmuz 1997 tarihinde sona ermiştir. Bu tarihten itibaren Hong Kong, Çin Halk Cumhuriyeti’ne geri dönmüştür.
Bugünkü Durum:
Bugün Hong Kong, Çin Halk Cumhuriyeti’nin özel idari bölgesi olarak yönetilmektedir. Bölge, yüksek derecede özerkliğe sahiptir ve kendi para birimi, hukuk sistemi ve siyasi liderleri bulunmaktadır. Hong Kong, dünyanın en önemli finans ve ticaret merkezlerinden biridir ve canlı bir kültüre ve kozmopolit bir nüfusa sahiptir.
Değer olarak baktığımızda bugünkü Hong Kong‘un ada kısmı Hong Kong milli gelirinin yüzde kaçını üretmektedir
Maalesef, Hong Kong adasının milli gelire katkısı hakkında kesin bir bilgiye erişemiyorum. Bu bilginin karmaşıklığı ve çeşitli faktörlerden etkilenmesi nedeniyle, tek bir kaynaktan net bir veri elde etmek zordur.
Ancak, size yardımcı olabilecek bazı bilgiler sunabilirim:
- Hong Kong adası: Hong Kong’un en küçük bölgesi olmasına rağmen, finans ve ticaret merkezi olarak önemli bir rol oynamaktadır. Adada birçok banka, sigorta şirketi ve uluslararası şirketin merkezi bulunmaktadır. Bu da adanın milli gelire önemli katkıda bulunmasına neden olmaktadır.
- Diğer Bölgeler: New Territories ve Kowloon Yarımadası gibi diğer bölgeler de sanayi, turizm ve lojistik gibi sektörlerde önemli katkılarda bulunmaktadır.
- Veri Eksikliği: Hong Kong hükümeti, ada bazında milli gelir verileri yayınlamamaktadır. Bu nedenle, adanın tam olarak ne kadar katkıda bulunduğunu kesin olarak belirlemek zordur.
Bununla birlikte, bazı araştırma kuruluşları ve medya kuruluşları, Hong Kong adasının milli gelire katkısına dair tahminler sunmaktadır. Bu tahminler, genellikle %30 ile %50 arasında değişmektedir.
Ancak, bu tahminlerin de bazı sınırlamaları olduğunu belirtmek önemlidir. Bu tahminler, kullanılan metodolojiye ve veri kaynaklarına bağlı olarak değişebilir.
Dolayısıyla, Hong Kong adasının milli gelire katkısı hakkında kesin bir bilgi vermek mümkün değildir.
Ancak, adanın önemli bir finans ve ticaret merkezi olduğu ve milli gelire önemli katkıda bulunduğu açıktır.
Bugünkü Hong Kong‘un ada kısmının diğeri ve diğer Hong Kong bölümlerinin değeri ne kadardır
Hong Kong adasının ve diğer bölgelerinin ayrı ayrı değerini belirlemek oldukça karmaşık bir işlemdir ve tek bir kesin rakam vermek mümkün değildir. Bunun sebebi, değerlendirmenin hangi kriterlere göre yapılacağına bağlı olarak değişmesidir.
Ekonomik Değer:
Ekonomik değer açısından bakıldığında, Hong Kong adası finans ve ticaret merkezi olarak önemli bir rol oynamaktadır. Adada birçok banka, sigorta şirketi ve uluslararası şirketin merkezi bulunmaktadır. Bu da adanın gayrimenkul fiyatlarının yüksek olmasına ve önemli bir vergi gelirine katkıda bulunmasına neden olmaktadır.
Ancak, New Territories ve Kowloon Yarımadası gibi diğer bölgeler de sanayi, turizm ve lojistik gibi sektörlerde önemli katkılarda bulunmaktadır. Bu nedenle, Hong Kong’un genel ekonomik değeri, tüm bölgelerin katkılarının toplamı olarak değerlendirilebilir.
Gayrimenkul Değeri:
Gayrimenkul değeri açısından bakıldığında, Hong Kong adası dünyanın en pahalı şehirlerinden biridir. Adadaki konut ve ticari gayrimenkul fiyatları oldukça yüksektir.
Diğer bölgelerde ise gayrimenkul fiyatları adaya göre daha düşüktür. Özellikle New Territories bölgesinde daha uygun fiyatlı konut seçenekleri bulmak mümkündür.
Sosyal ve Kültürel Değer:
Hong Kong adası, tarihi ve kültürel açıdan da oldukça önemli bir yere sahiptir. Adada birçok tarihi bina, tapınak ve müze bulunmaktadır. Ayrıca, Hong Kong mutfağı da oldukça meşhurdur.
Diğer bölgeler de kendine özgü bir kültüre ve mutfağa sahiptir. New Territories bölgesi, doğal güzellikleri ile ön plana çıkmaktadır.
Sonuç:
Görüldüğü gibi, Hong Kong adasının ve diğer bölgelerinin değerini tek bir rakamla ifade etmek zordur. Değerlendirme hangi kriterlere göre yapıldığına bağlı olarak değişmektedir.
Ancak, genel olarak bakıldığında Hong Kong, hem ekonomik hem de sosyal ve kültürel açıdan oldukça değerli bir bölgedir