HomeMAINKıpçaklar

Kıpçaklar

Kıpçaklar. Kıpçaklar. Kıpçaklar. Kıpçaklar

ÖZET: Türklerin Avrasya kıtası boyunca ilerleyişlerinde hareketi devamlı batıya doğru gözükmektedir. Fakat bu batıya doğru gidiş hem kuzeyden hem de güneyden gerçekleşmiştir. Oğuz Kağan destanında bahsedilen Kıpçaklar ve Oğuzlardan, Kıpçak boyları  kuzeyden batı yönüne doğru ilerlemişler ve Avrupa’da Macarlar, Litvanya ve Polonya’da Karaylar, Bulgaristan’da Kumanlar, Afrika’da Memlükler, Asya’nın Rusyasında Tatarlar, Kırım Tatarları, Başkurtlar, Karaçay Balkar, Kumuklar, Nogaylar ve Asya’nın ortasında Kazaklar, Karakalpaklar, Kırgızlar, Kıpçak elleri ortaya çıkmıştı.
Türkiye (Tourkika) olarak anılan ilk devlet de Macaristan’da kurulan Kıpçak devletidir. Ukrayna’da da Türkiye olarak anılan Kıpçak devleti söz konusuydu ve Mısır’da kurulan Memlük devleti de yine Türkiye devleti olarak anılmaktaydı. Görüldüğü gibi Kıpçaklar Türk tarihinde damgalarını basmışlar fakat Oğuzlar kadar anılmamaktadırlar. Tarihçimizin Halil İnalcık‘ın belirttiği üzere de Tatar yanlış bir anda adlandırmadır.
Oğuzlar ise Güney yolunu izlemişler ve İran Irak Suriye üzerinden Anadolu’ya ulaşmışlar Anadolu’dan da Avrupa içlerine kadar doğru ilerlemişlerdi.
Kıpçakların yayılımına baktığımız zaman Kıpçakların da Oğuzlar gibi üç kıtada da yer aldıklarını (Avrupa Afrika ve Asya) görmekteyiz.
Avrupa’da Macaristan üzerinden Tuna boyundaki ve Afrika’da Nil nehri üzerinden Mısır’daki ayrıca kuzeyde Ukrayna Kırım üzerinden kuzey steplerindeki Kıpçak yerleşmeleri üzerinden üç kıtanın birbirine irtibatlandırıldığı sahalardır.
Yıllar itibari ile tarihe bakışımızda bu durumda kuzey ve güney etkileşimini boyutlandırmamız gerekmektedir. Kıpçakların hıristiyan ağırlıklı olmaları nedeniyle Türk-İslam sentezi aslında bu kuzey güney işbirliğini zayıflatmış durumdadır. Buna da ilk tepki Macaristan başbakanından gelmiş ve “bizler Kıpçak Türk’üyüz” diyerek, Türk devletler Teşkilatı içerisinde yer almışlardır.
Bu durumda işbirliğini Türk Devletler Teşkilatı üzerinden boyutlandırmak ve dil öğesini öne çıkartarak din öğesini Kıpçaklar üzerinden hristiyanlık ile çeşitlendirmek önem kazanmaktadır. Ayrıca, Tatar adlandırması yerine Kıpçak adlandırmasının kullanılması önemlidir. Tatar adlandırması Ruslar tarafından teşvik edilmiş ve adlandırma da Moğollarla bağlantılıdır.
K I P Ç A K L A R 
Avrupa
  • Macarlar
  • Karaylar (Litvanya Karaylarının yazı dili)
  • Kumanlar (Bulgaristan)

Afrika

  • Memluklar

Asya-Rusya

  • Tatarlar
  • Kırım
  • Başkurtlar
  • Karaçay-Balkar,
  • Kumuklar
  • Nogaylar

Asya-Orta

  • Kazaklar
  • Karakalpaklar
  • Kırgızlar
TÜRK DİLİ KIPÇAK GRUBU
RUSYA
  1. Kırım Tatarcası,
  2. Tatarca (Kazan yada Tataristan Tatarcası),
  3. Başkortça,
RUSYA-KAFKASYA
  1. Karaçay-Balkarca,
  2. Kumukça,
  3. Nogayca,
TÜRKİSTAN
  1. Kazakça,
  2. Karakalpakça,
  3. Kırgızca,
AVRUPA
  1. Karayca (Litvanya Karaylarının yazı dili)
  2. Macarca

Kıpçak Grubu

Avrupa’da Kıpçak Türklerinin yaşadığı ülkeler
  1. Almanya (Macar-Kıpçak)
  2. Avusturya (Macar-Kıpçak)
  3. Bosna-Hersek (Macar-Kıpçak)
  4. Çek Cumhuriyeti (Macar-Kıpçak)
  5. Hırvatistan (Macar-Kıpçak)
  6. Kuzey Makedonya (Macar-Kıpçak)
  7. Litvanya (Karay)
  8. Macaristan (Kıpçak)
  9. Polonya (Karay)
  10. Romanya (Macar-Kıpçak)
  11. Sırbistan (Macar-Kıpçak)
  12. Slovakya (Macar-Kıpçak)
  13. Slovenya (Macar-Kıpçak)
  14. Ukrayna (Karay, Macar-Kıpçak)

……………………………..

Türkiye’de bir Üniversitesi’nin bünyesinde lisansüstü bilimsel çalışmalar yaptıracak Kıpçak Araştırmaları Enstitüsü‘nün kurulması gerekiyor.
Ukrayna’nın köylerini ziyaret ederseniz, Ukrayna halkının kültürü ile diğer Türk halklarının kültürleri arasındaki paralelliklere şahit olursunuz. Kuman Kıpçak ve Peçenek kökenli topluluklarla aramızda sadece genetik bakiye yok. Kültürel bakiye bağı da var. Prof Dr Musa Taşdelen

……………………………

Türük Atrak sadece ukranyada değil , polonya tatarları , baltıkların bütün ülkesinde lipka tatarları , romanyada hakeza tatarlar ve kırsalında kaybolmuş bir çok kıpçak ve peçenek mevcut.

Profesör Ahmet Taşağıl’dan:

Kazakistan’ın bağımsızlık gününde Kazaklar hakkında bazı düşüncelerimi paylaşmak isterim.
Volga ırmağından Kansu-Ordos’un çöllerine kadar uzanan geniş sahada ve Koşağaç ile Bayan-Ölgiy’de Moğolistan’ başta Nalayh olmak üzere değişik yerlerinde yaşayan Kazaklara benim bakış açım Türk boyları tarihi üzerindendir. MÖ. Hunlar zamanında Ting-ling(Ogur) boy gruplarının ömür sürdüğü Kazakistan toprakları Gök Türk devrinde önce Töleslerin daha sonra On Ok (Türgiş/Oğuzların) yurdu olmuştur.

İrtiş boyundaki Kıpçaklar, 9.yüzyılın sonlarında ortaya çıkıp Macaristan ovalarından Mısır’a, Hindistan’dan Tataristan’ kadar uzanan sahada hakim olmuşlardır. Altınordu devletinin zayıflaması üzerinde devletin doğu kanadını oluşturan boylar 15.yüzyıl ortalarında bağımsız hareket etmeye başlamış, neticede hem Kazak Hanlığı hem de Kazaklar ortaya çıkmıştır.

Kazakların boy sistemine bakıldığından özellikle büyük boyların tarihi derinlerden geldiği görülür. Yani Cengiz Han ve oğullarının hakimiyeti zayıflayınca bozkırdaki boylar Kazaklar olarak teşkilatlanmıştır. Kazaklar yerleşik hayatı tercih etmeyen boyların ittifakıdır. Bu açıdan bakıldığında bana göre Kazak= Muktedir adam, erkin adam demektir.
Günümüzde eski Türk töresini ve geleneklerini korumayı başarmış halktır Kazaklar.. Bu yüzden Türk Dünyası tarihinde özel bir yere sahiptirler..

Avrasya’nın uçsuz bucaksız bozkırlarında açlığa, susuzluğa ve Rus zulmüne rağmen ayakta kalabilmek büyük başarıdır.

Kuman yer adları

……………………………….

Dikkatle izleyiniz…
Ukrayna’nın geçmişi…
Ukrayna neresi?
Kim?
Kuzey Türklüğü ve Kıpçak Türkleri ile ilgili hiç bir şey bilmiyoruz.
Burada okunan mánilere de kulak kabartın…
Akla gelen soru?
Bulgar, Macar, Ukrayna gibi Türk Soylu halklara karşı Osmanlı nasıl bir tutum aldı?

https://fb.watch/aTqulHBNpj/

…………………………..

peçenek, kumuk, iskit ve kıpçakların Donbass başta olmak üzere güney ukrayna‘daki maddi kalıtları.
güney ukraynada kültür kalıtlar bizl çok ilgili

…………………………

“Kimek ve Kıpçak İsimleri Üzerine”, Türkolojiye Adanmış Bir Ömür. Attila Jorma Armağanı, yay. Özlem Demirel, İstanbul: Kutlu Yayınevi, 2022, 429-436.

Ortaçağın ikinci yarısında Avrasya bozkırının kuzey yarısında ortaya çıkan ve Kimek, Kıpçak, Kuman ve Kun üst isimleriyle kaynaklarda beliren halkın tarih veya dilden önce, eski bozkır sosyolojisinin öncelikli çalışma alanı olduğunu düşünüyoruz. Bu isimler içinde en kayşayıcı olanı Kıpçak‘tır. Kıpçaklığın tetkiki bozkırdaki etnik teşkilatlanma kalıplarının anlaşılmasında bir örnek olay teşkil etmektedir. Bunu kısaca, öne çıkan bir boyun isminin aynı bölgedeki aynı türden diğer boylar üzerine yayılarak ortak bir üst kimlikte buluşulması olarak tarif edebiliriz.

Böylece, belki 9. yy’da yüzlerce Türk boyundan sadece birisi olan Kıpçak, 11. yy’a gelindiğindeki tüm Türklerin yaklaşık üçte birinin adı haline gelmiştir. Bu bir kan bağı içermez; yani 11. yy’da Kıpçak olarak bildiklerimizin çok az bir kısmı öz Kıpçak’tır. Ama bölgesel ve uluslararası yapı, daha önceki veya daha başka yerlerdeki etnik kristalleşme süreçlerinin dışında kalan Kuzey Kazak bozkırları ve Güney Sibirya kuşağı boyunca uzanan boyların isteklice bu üst ismi benimsemelerine yol açmıştır.

Etnik oluşum süreçlerinde devlet yapılarının sağladığı itici kimliklendirmeyi önemli bir etmen olarak görenlerin Kıpçak hadisesinde ortada merkezi bir devlet görememeleri, hatta neredeyse hiç devlet görememeleri de dikkat çekici bir konudur. Bunu bir taraftan bozkır etnik oluşumlarında devletin bir gerek-şart olmadığı, bir taraftan da bozkırdaki devletin düşündüğümüzden çok farklı bir şey olduğu şeklinde okuyabiliriz.

[PDF] “DOĞU AVRUPA KIPÇAK TÜRKÇESİ” ADLANDIRMASI

A ÖZTÜRK – TÜRK DİLİNE ARTZAMANLI VE EŞZAMANLI …
MS 7-8. yüzyıllardan 21. asra kadar süregelen yazı dili geleneği ve buna bağlı
olarak oluşan yayılım ve kullanım alanları Türk dilinin köklü ve kadim bir dil olarak
dünya dilleri arasında yerini belirginleştirmiştir. Tarih boyunca Türk dilini ve …

Eski Türkçeden Kazakçaya Hayvan Adları

E Oba – Türkbilimde Arayışlar: Timur Kocaoğlu Armağanı (İkinci …, 2022
Kazakça, Kıpçak grubu Türk lehçeleri içerisinde yer almakla birlikte, konuşulduğu
coğrafyanın büyüklüğü ve sözcük hazinesinin zenginliği açısından son derece
önemlidir. Bugünkü söz varlığının genelini Türkçe kökenli sözcükler ve bu …
Türkiye’ler
Türk adının bilim çevrelerince kabul edilen ilk kullanımı MS 1. yüzyılda Pomponius Mela ve Plinius adlı Romalı tarihçilerce kaydedilmiştir. Azak’ın doğusunda yaşayan insanlar Turcae/Tyrcae adı ile kayda geçmiştir. “Türk” sözcüğüne yakın ifadeler Çin kaynaklarında M.Ö. 3. yüzyılda geçmektedir.
Bizans kaynaklarında iki tane Türkiye’den (Tourkia) bahsedilmektedir birincisi “batı Türkiye” ki bugünkü Macaristan topraklarıdır.
Diğeri ise “doğu Türkiye” ve bugünkü Ukrayna topraklarıdır. Bu devletler Doğu Türkiye olarak bahsedilen Hazar devletidir, 651-983 yılları arasında ağırlıklı olarak Ukrayna’nın tamamını kapsayacak şekilde o topraklarda egemenlik sağlamıştır.
Buradan çıkan diğer bir netice ise batı Türkiye olarak adlandırılan Macaristan, doğu Türkiye olarak adlandırılan Ukrayna ve yine devlet it türkiye olarak adlandırılan güney Mısır’daki Türk devletlerinin hepsi Kıpçak Türkleri kökenlidir.
Bizlere unutturulmuş olan tarihimizle ilgili bilgileri tekrar hatırladıkça yeniledikçe gerçeklerin geç de olsa farkına varmaktayız.
Türkiye’ler
  1. Turcae (Herodot, MÖ500)
  2. Tyrcae (Pomponius, Plinius MS.1.yy)
  3. Tourkia (Khazaria) (Bizans kaynakları) ms 650
  4. Tourkia (Hungary) (Bizans kaynakları) ms 650
  5. Turchia (MS 1200, İtalyanca)
  6. Devlet it Türkiye (MS.1250 Mısır)
  7. Toikei (Tuarçi)
  8. Türkiye (1923)

…………………………………

Oğuz Kağan Destanında ADA ve DENİZ

69 k(e)ne bir kün

70 og’uz kağan av-ğa kiddi. bir

71 köl ara-sında alın-dın bir ığaç

72 kördi . bu ığaç-nung kabu-çakında

73 bir kız bar irdi, çalğuz oldurur irdi.

Ava gitmisti birgün, ormanda Oguz-Kagan:
Gölün tam ortasinda, bir agaç gördü yalniz,
Agacin kogugunda, oturuyordu bir kiz.

87-88 Üçüncüsüge dengiz ad koydılar.

Üçüncüsüne de deniz adını koydular

Kaynak: Oğuz Kağan Destanı

“Bir gölün ortasinda bulunan adalar”, Türk mitolojisinin en önemli motiflerinden biridir. Uygurlarin Türeyis efsanelerinde ise bu kutsal adacik, iki nehrin kavustugu bir yerde bulunuyordu.

Oguz-Han destanindaki Kipçak Bey‘de, “Göl ortasinda bulunan bir adacikta agaç kovugunda dogmustu”.

Agaç, köklerini yerden aliyor ve kimbilir yerin ne kadar derinliklerine kadar inebiliyordu. Bu sebeple bereketin sembolü olan agaç, yerin soylarini da temsil edeyordu. Destan, “Gögün kizini Kutup yildizina benzetirken, yerden gelen kizin saçlarini ise, irmak dalgalari gibi” gösteriyordu. Gögün kizi göge, yerin kizi da yere benziyordu. (Bahaeddin Ögel)

……………………………

Benim devlet ve derin devlet kitabımda İngiliz siyaseti bölümünde Batı diyalektiği ve Doğu diyalektiği mukayesesi var

1-  2000 yıl önce Hunların ve kuman Kıpçak Türklerinin Karadeniz kuzeyinden gelerek romalıları germenleri yani Avrupa’yı rahatsız ettiği. Celal Tahir

……………………………………..

TÜRKÇENİN KIPÇAK GRUBU  VE YAYILDIKLARI COĞRAFYA

KAZAK TÜRKÇESİ: Kazakça, Türk dillerinin Kıpçak grubunda yer alır. “Kazak Türkleri”nin büyük bölümü Kazakistan’da yaşarken, komşu cumhuriyetlerde de (özellikle Türkmenisten, Moğolistan) Kazak azınlıklara rastlanır ve toplam nüfusları 18 milyonu aşar.

KIRGIZ TÜRKÇESİ: Kırgız dili, Kırgız-Kıpçak grubunda yer alır ve bu dili konuşan Kıgızların sayısı, diğer komşu cumhuriyetlerde yaşayanlarla birlikte 8 milyonu bulur.

TATARCA: “Tatar Türkleri”nin 4 milyonu Rusya Devleti’nin içinde (Moskova’nın yaklaşık 750 km güneydoğusunda) Tataristan Özerk Cumhuriyeti’nde (Kazan Tatarları) yaşarken, 2 milyon Tatar yine Rusya içindeki Başkurdistan Özerk Cumhuriyeti’nde, 750 bini Kazakistan’da ve 600 bini ise Kırım Yarımadası’nda (Kırım Tatarları) yerleşmiştir. Dilleri Kıpçak grubundandır.

BAŞKURT TÜRKÇESİ: Günümüzde Başkurtistan Özerk Cumhuriyeti’nde (Moskava’nın yaklaşık 1.250 km Güneydoğusu’nda 4,2 milyon, diğer bölgelerde ise 2 milyon Başkurt Türkü yaşamaktadır. Dilleri Kıpçak grubunda yer alır.

KARAKALPAK TÜRKÇESİ: Dilleri Kıpçak grubunda yer alan Karakalpak Türkleri,Özbekistan’da (Aral Gölü’nün güneyinde) Karakalpak Özerk Cumhuriyeti’inde yaşarlar; nüfusları 1 milyon civarındadır.

ALTAY TÜRKÇESİ: Altay (Oyrat) dili Kırgız-Kıpçak grubunda yer alır. Bu dili konuşan 60 bin Altay Türkü Altay Özerk Cumhuriyeti’nde (Rusya Cumhuriyeti’nde Kemerowo’nın güneyinde, Moğolistan sınırında) yaşarken 70 bini ise diğer bölgelere yerleşmiştir.

KUMUK TÜRKÇESİ: Kumuk Türkçesi Kıpçak grubundan olmakla birlikte Anadolu, Azeri ve Karaçay dillerine yakınlık da gösterir. Toplam nüfusları 300 bin kadar olan “Kumuk Türkleri”nin yaklaşık 250 bini Dağıstan bölgesinde (Kuzeydoğu Kafkasya’da) yaşamaktadır.

KARAÇAY TÜRKÇESİ: Karaçay dili Kıpçak grubundan olup, Karaçay-Çerkes Özerk Cumhuriyeti’nde (Gürcistan’ın 200 km kuzeyinde) yaşamakta olan yaklaşık 160 bin Karaçaylı tarafından konuşulmaktadır. Balkar (Malkar) Türkçesi: Dilleri hemen hemen Karaçay Türkçesi ile aynı olan Balkar Türkleri Gürcistan’nın kuzeyinde, bu ülkeye komşu olan Balkar Özerk Cumhuriyeti’nde yaşamaktadır; sayıları 85 bin civarındadır.

KARAİM TÜRKÇESİ: Kıpçak dil grubuna ait Karaim dili bugün çok az Karaim Türkü tarafından konuşulmaktadır. Bunlar, Ukrayna’nın batısı, Litvanya ve Polanya’da yaşamaktadır.

NOGAY TÜRKÇESİ: Nogay Türkleri, Stavropol ve Dağıstan Bölgesi,Çeçen-İnguş Cumhuriyeti ve de Karaçay-Çerkes bölgesinde dağınık olarak yaşamaktadırlar. Dilleri Kıpçak grubunda yer alan “Nogaylar”ın sayısı 75 bin dolayındadır.

Kaynak: Geçmişten Günümüze Türk Lehçeleri ve Yaşayan Örnekleri 

…………………………

Putin ve Kıpçaklar

Kıpçak, -k’ıöz. a. (kı’pçağı) tar. 1. XI-XV. yüzyıllarda, Hazar ve Karadeniz’in kuzeyindeki bozkırlarda, Mısır ve Suriye’de yaşamış bir Türk boyu, Kuman. 2. Günümüzde Kırım Tatarcası, Kazakça, Karaçay Malkarca vb. lehçeleri konuşan gruba verilen genel ad.Güncel Türkçe Sözlük


Kıpçak   Köken: T.

Cinsiyet: Erkek
XI-XV. yüzyıllarda, Ural dağlarıyla Volga ırmağı arasında yaşamış bir Türk boyu.

Kişi Adları Sözlüğü


Kıpçak

Diyarbakır ili, Lice ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Kıpçak

Sivas ili, Doğanşar ilçesi, merkez bucağına bağlı bir yerleşim birimi.

Metinde Kıpçak ara 

………………………………

Mevlana ile Ahi Evran arasında var olduğu ileri sürülen husumete gelince, bu ayrılık ve husumetin temeli Kıpçak Tunguz mücadelesine dayanmaktadır. Bilinen çalışmalarda ise Mevlana’nın babası Baha Veled ile Ahi Evren’in hocası Fahrüddin-i Razi arasında Horasan’da cereyan eden mücadelenin Anadolu’daki uzantısıdır. Bazı yazarlar bu mücadeleyi Akliyeci alimlerle Sezgici alimler arasındaki mücadelenin Anadolu üzerindeki tecellisi olarak okumaktadırlar. Bu mücadelenin bir diğer yönü de Mevlana’nın hocası Şems’i Tebrizi ile Ahi Evren’in hocası ve kayın pederi Türkmen Şeyh  Evhadüddin Hamid el-Kirmani[43] arasındaki tasavvufi meşrep farklılığından doğan ihtilafa dayanmaktadır. Şems-i Tebrizi’nin[44] öldürülmesinde bu iki şeyh arasındaki dini-tasavvufi ve felsefi görüş ayrılığının önemli bir payı bulunmaktadır.

……………………………

Mesela Tunguzlarin sehir yapilari ve devlet toplum iliskileti daha cok devleti korurken Kipcaklar daha halk tabanli bit devlet anlayisina sahip buna istinaden kipcaklarda sehirler hep oval ya da yuvarlak fakat Tunguzlarda daha dik koseli sehirler. Kipcaklar sehirlerini Ruslara birakmislar ve yazarin dedigine gore zaten Ruslarin insa ettigi tek sehir Stalingrad. Digerleri hep kipcaklarin.

…………………………………..

tarihimiz Bavyera’dan Mançurya’ya yazıldığından Tunguzları (Mançuları) da içselleştirmek lazım.

…………………………………..

Kıpçak-Oğuz Mücadelesi. 
Kıpçaklar ve Oğuzlar Türk boyları içerisinde tarihi rolleri ve nüfus olarak kalabalık olmalarıyla önem arz ederler. Kıpçaklar tarihi süreç içerisinde Türklüğün kuzey kısmını, Oğuzlar ise güney kısmını oluşturmuşlardır. Zaman zaman değişik coğrafyalarda farklı zamanlarda karşı karşıya gelmişlerdir. Karadeniz’in kuzeyi, Kafkaslar, Balkanlar ve Orta Asya gibi coğrafyalarda Kıpçak-Oğuz mücadeleleri görülür. ” http://www.egitisim.gen.tr/tr/index.php/arsiv/sayi-11-20/sayi-20-demokrasi-egitimi-ekim-2008/274-kipcak-oguz-mucadelesi
————————————,
Kıpçaklar Oğuzlar

https://www.google.com.tr/search?q=k%C4%B1p%C3%A7aklar+ve+o%C4%9Fuzlar&rlz=1C1CHZL_trTR683TR683&oq=k%C4%B1p%C3%A7aklar+o%C4%9Fuzlar&aqs=chrome.1.69i57j0.6511j0j4&sourceid=chrome&ie=UTF-8

TATAR YANLIŞ BİR TERİM, ASIL SÖYLENMESİ GEREKEN KIPÇAK TÜRKÜDÜR

Rusya İmparatorluğu’nun, Osmanlı denetimindeki Kırım Türklerini tarih boyunca değişik dönemlerde istila etme ve topraklarına katma girişimlerinde bulunduğuna vurgu yapan İnalcık, Kırım’daki Türkler için Tatar ifadesinin kullanılmasına tepki gösterdi. “Bir yanlışı düzeltmek istiyorum” diyen İnalcık, şöyle devam etti:

Tatar ismi Moğolcadır. Doğu Avrupa’ya 1240’larda gelen Moğol ordularında Tatarlar vardı. Buradaki Kırım Hanlığını Osmanlı aldıktan sonra, diğer bölgeler Altınordu Moğol Hanlığına tabiydiler. Moğol devletinin tebası olarak bunlara Tatar denildi. Tatar yanlış bir terimdir, asıl söylenmesi gereken Kıpçak Türkü’dür.

Kıpçak Türkü’nün lugatı neşredilmiştir, Kıpçak lehçesi vardır. Tatarlık iddiasında bulunmak Moğolluk iddiasında bulunmaktır. Rusya bunu bildiği için kendi nüfuzunu kurmak istediği bütün Türk illerinde Tatar unvanını kullanır. Bugün Azerilere bile Tatar der, oysa ki Azeriler Anadolu Türkü’dür.
……………………
Hazar Denizinin kuzeyinden geçenlerin bir kısmı zaman içerisinde benliklerini yitirirler;
Slav, Germen ve diğer kavimlerin arasında eriyip giderler. Kimileri de Bizans sınırları
içerisinde Hıristiyanlığa girerler. Bunlar vaktiyle Hun imparatorluğunu oluşturan boylar
arasında yer almış olan Peçenek, Kıpçak ve Kuman gibi Türk soydaşlarıdır. Kuzey yolu
üzerinden gelerek Bizans hizmetine girmişler ama 1071 Malazgirt ve 1176 Miryakefalon
muharebelerinde Türk olduklarını hatırlayıp Türkçe konuşanların tarafına, Alparslanın ve Kılıçarslanın tarafına geçmişleridir.

Bir başka ilginç husus ise, bu muharebelerde Bizans ordusunda görev yapan Hıristiyan
Türklerin Müslüman Türkler ile karşı karşıya gelmiş olmalarıdır. Bu Hıristiyan Peçenekler, Kıpçaklar, Uzlar ve Kumanlar, kökleri beşyüz veya binyıl öncesinin Orta Asyasına uzanan
boylardır. Hunlar ve Göktürklerden gelerek kuzeyden batıya gitmiş olan ve genelde Oğuzlar
ile akraba olan Türk boylarıdır. Mahmut Boğuşlu

………………………….
Balkan Devletlerinin Kuruluşunda Türkler’in Katkıları (Reşit Satvet Atabinen)
Hırvatistan (Avarlar)
Slovenya (Avarlar)
Makedonya (Kumanlar)
Bosna
Macaristan (Hunlar)
Bulgaristan (Bulgarlar, Uzlar, Peçenekler, Kumanlar)
Romanya (Kıpçaklar)
………………………..
BURSA SULTANİ MEKTEBİNDE KONUŞMA (23 OCAK 1923)
Mesela Türkün en muazzam hakanlarından bulunan Oğuz Hanın zamanında ve bütün

sultanlarımızın devirlerinde kadınlar, her işte erkeklerle beraber idiler. Bilirsiniz ki,
o zamanın en mühim ve daimi işleri de muharebelerdi. O halde kadınlar erkeklerle
beraber at üstünde ve muharebe meydanlarında muharebe eder, çarpışırlardı veyahut
erkeklere yardım eylerlerdi. Hatta muharebe zamanında emirlerden birinin eşi çürük
bir ağacın içinde doğurmuştu. Çocuğa, çürük ağaç manasına olan Kıpçak ismi
verilmişti ve daha sonra bu çocuk büyüdü, bir serdar oldu; Ural, Volga, Don nehirleri arasındaki araziyi zapt etti ve oraya Kıpçak eli namı verildi. Bunu hepiniz bilirsiniz. Cengiz zamanında da aynıdır. Mustafa Kemal Atatürk

………………………………….

E-Posta Bültenimize Bekliyoruz.
Haftalık olarak, sizinle tüm içeriklerimizi e-posta yoluyla paylaşıyoruz.
icon
RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here


Most Popular