HomeMAINKonuşarak Yazı ve Kitap Nasıl Yazılır?

Konuşarak Yazı ve Kitap Nasıl Yazılır?

Konuşarak yazmak konusundaki deneyimim ilk olarak sokakta halkın içinde iken böyle üç beş dakikalık ses kayıtlarımı oluşturmakla başlamıştır. Bu deneyimin neticesinde konuşurken sadece zihin ve konuşma eylemi yani dilin kullanılmasından ötürü, fikirlerin akışındaki doğallık, düşünceler düşüncelerin kaçırılmamasını anında yakalanmasını temin etmektedir.

Aksi taktirde elinizde kalem kağıt alıp veya bilgisayarın başına geçip tuşlara basma durumunda kaldığınızda direk yazma eylemine geçtiğinizde, dil konuşma eylemi yerine kollarınızı ve parmaklarınızı harfler ve kelimeler oluşturma yönünde kullanmak zorunda kalıyorsunuz.

Parmaklarınızla her Her harfi tek tek yazmak ve on parmak daktilo tekniğini izle eğer söz konusu değil ise, zihninizde akmaya başlayan düşünceler boşa gitmektedir. Çünkü sizin konsantre olduğunuz konu parmaklarınızla tek tek harfleri yazmaktır. Bu durumda yapılması gereken bu işlemi tamamen dışlamak harflerle ve kelimelerle uğraşmamak bırakın siz konuşun gelişen yapay zeka teknolojileri sayesinde halihazırda cep telefonları veya laptoplara siz konuşun o yazsın. Ve sesi tanıma özellikleri de yeni teknolojilerle son derece gelişmiş olduğu için, düzeltme çok sınırlı sayıda yapılması gereken bir işlemdir.

Örneğin videolarda ki YouTube’da örneğin konuşmalar da bir tuşa bastığınızda aynen siz konuştunuz o döküm elde edilmektedir. Teknolojinin geldiği bu aşamada harflerle yazmak konusu artık çağın gerisinde kalmış bir uygulamadır. Önemli olan fikirlerin akışıdır o akışı kaydetmek kaybetmemektir. En önemli güç olan düşünce gücünü, ve bu sayede kaliteli ve zengin düşünce üretimini, Ancak zihnimizin akışını Dilay’dan kayda geçirerek yazmadan konuşarak yazmak suretiyle yakalamış olabiliriz.

İlk olarak anılar (Fatihname)  kitabımı konuşarak yazdım ve ikinci olarak ta konuşarak denemeler başlıklı kitabımı yayımlayacağım. Fatih Sultan Mehmet çağının teknolojik yeniliklerin en yakından takip etmiş bir liderimizdir. Macaristan’dan bir bilim insanını getirmiş Molla Gürani bu konuda görev almış ve çağının çok ilerisinde toplar döktürerek İstanbul’un Fethi’nin mümkün hale getirmiştir. Bu manada Fatih bir liderlik misyonudur. Fikirlerin cesaretle uygulamaya geçirilmesidir. İstanbul’un fethi rahmetli Turgut Özal’ın deyişiyle hayallere sığmayan hayal bile edilemeyecek düzeyde bir ideal idi. Fatih fikir zenginliği ile bu hayali gerçek kılmıştır ve bizler de torunları olarak bu inci şehirde Evladı Fatihan olarak yaşamaktayız.

Türkiye ile İstanbul coğrafi olarak benzer özellikler taşımaktadır her ikisi de yarımada. İstanbul tarihi yarımada olarak adlandırılmaktadır, Türkiye’nin en değerli bir vitrinidir. Bu tarihi yarımada Fatih’tir.

Burada önemli olan özellik öncelikle ve özellikle yazarlarımızdan başlamak üzere konuşarak yazma tekniğinin yaygınlaştırılmasıdır. Bu konudaki çekingenliğin aşılmasıdır. Söz konusu olan sadece hız değildir aynı zamanda esas önemli olan fikirlerin akışını kaçırmamak konusudur. Nasıl ki hızlı okuma teknikleri mevcuttur ve konuşarak yazma da bir teknik sayesinde bir kalıp kavram haline getirilip ülkemizde yaygınlaştırılmalıdır.

Tabiatıyla bu konu hızlı yazma teknikleri başlığı altında da değerlendirilebilir. Bu şekilde konu uygun adlandırmayla daha çok yaygınlık kazanmaya başlayacaktır.

Yazı konusunun tarihine baktığımızda Milat’tan önce 3000 de Sümer‘de başlayan yazı etkinliğinin ve böylelikle 5000 yıllık bir tarihi söz konusudur. Fakat insanın konuşma etkinliği ise insanın insan oluş tarihi ile yaşıttır, yüzbinlerce yıllık bir tarih söz konusudur.

İnsanın yüzbinlerce yıllık tarihi dünyadaki varlığı karşısında bunun sadece son 5000 yıllık döneminin yazı ile ilişkilendirilmiş olması, insanların bu yüzbinlerce yıllık tarih boyunca akıl melekeleri kullanmadığı anlamına gelmez, bilakis bu melekeler konuşarak geliştirilmiştir ve yazı da zaten neticede insanların konuşma faaliyetlerinin neticesinde bu faaliyetlerin kayıt altına alınması gerekliliğinden bir ihtiyaç olarak ortaya çıkmıştır.

Bu gereklilik neticesinde hiyeroglif resimler şekiller ya da harfler ilk kez Fenike alfabesinde ortaya konmuştur. Hiyeroglif yazılar ise Mısır ve Çin alfabelerinde kullanılmıştır. Türkler ise ilk yazılarını tamgalar şeklinde ortaya koymuştur.

Türklerin ilk yazılı belgesi olan Tonyukuk Yazıtında kullanılan ifadeler ve zenginlik, Türk dilinin yazılı devir öncesindeki dönemlerde çok zengin bir yapı taşıdığını net bir şekilde göstermektedir. Bu yazı hızla gelişmiştir, çünkü Türkler konuşan bir toplumdur. Konuşma yoğunluğu neticesinde ve yazının da olmaması nedeniyle ki mevcut olan tamgalar da bu konuşmayı etkinliği dili son derece zenginleştirmiştir. Çünkü Türkler zihinlerinin etkinliğini harflere sığdırmamışlar sığdırmadıkları için de zihinlerini geliştirmişler ve sonunda yazıya geçtiklerinde de bu zenginlik yazılarına yansımıştır.

Şiirsel bir dil olan Türkçeye yanında bir enstrümanın sazın de eşlik etmesi ve atışmalar tarzında şiirlerin de yaygınlık kazanması, aşıklık geleneği, bunlar hepsi zihnin doğal akışı ile ilgili bu akışın engellenmemesi bilakis önünün açılması ile ilgili konularda ve bu akıcılık Türklerin zengin kavramlar geliştirmelerinin de temel nedenidir. Bu Türk dili ve neticede Kaşgarlı Mahmut tarafından Divan-ı Lügat it Türk adlı eserinde kayda alınmıştır, kendisi o zamanki Türk coğrafyası içerisinde köy köy beldeleri dolaşarak bu atalar sözlerini, konuşulan dili kayda geçirmiştir burada atalar sözü dediğimiz de zaten konuşma ile kaimdir. Ve halkın konuşarak kalıplaştırdığı sözler hakkında sosyologlarımızdan Ziya Gökalp’in son derece önemli bir tespiti vardır; “deha halktadır.”

İnsan konuşan hayvan olarak tanımlanmaktadır. Konuşma insanın ayırt edici özelliğidir,  hayvanlarda da zeka söz konusudur, fakat akıl insana ait bir özelliktir ve akıl kendisini  düşünme ve düşündüğünü ifade etme yani konuşma şeklinde ortaya koymaktadır, hayvanda diğer canlılarda ise konuşma olmadığı için ortaya bir akıl çıkmamaktadır.

Konuşma tabirine baktığımızda dilimizdeki burada konuş k kökü oturmak yerleşmek anlamındadır, konut da buradan gelmektedir konar göçer burada iki etkileşim anlamındadır konuşmak iki kişinin sohbet etmesi söyleşmesi anlamındadır. Burada bir etkileşim söz konusudur. Konuşarak yazma eyleminde ise kişi kendisi ile konuşarak düşüncelerini yazıya aktarmaktadır.

Kitap yazılırken konuşma özelliğinden faydalanmak sadece söyleşi kitaplarında otobiyografi kitaplarında kullanılmaktadır. Bunun dışında bir yan kullanım söz konusu değildir. Konuşarak yazan yazarlar var mıdır dünyada bu konunun araştırılması gerekmektedir.

Türkler dili konuşmaktadır. Dil kullanımları içerisinde ağırlıklı olarak şiirler ve destanlar halk tarafından dile getirilirken saz şairleri de bu klasman içerisindedir. Türkler yazarak değil ama konuşarak varlıklarını sürdürmüşlerdir. Yerleşik olmayan bir hayat yaşamalarından ötürü yazma eylemine geçmeleri daha sonra gerçekleşmiştir. Buna karşın konuşma yoğunluğundan ötürü zihin son derece gelişmiştir. Kavramlar zenginleşmiştir. Dil de çok kıvraklaşmış ve ifade gücü yüksek bir konuma yükselmiştir.

Hızlı yazma teknikleri konusunda on parmak daktilo, klavye kullanımı gibi teknikler parmaklarla ilintilidir. Ve harfler yazılmakta, harfler ise kelimelere ve kelimeler cümlelere dönüşmektedir. Tabloyu tamamen 180° tersine çevirip klavyeden on parmak daktilodan parmak kullanımından bağımsız hale getirdiğimizde üretilecek olanlar harflerle ilintili değildir konuştuğunuzu yazıya dönüştürmeniz için ihtiyacınız olan bir cep telefonunun mikrofon tuşudur sadece. Bu tuşa bastığınızda konuştuklarımızı yazıya dönüştürmektedir. Geldiğimiz teknolojik devirde daha ilerleyen aşamalarda aslında düşünceler de okunacaktır. Şimdiki aşamada biz düşüncelerimizi konuşarak yazıya geçirmekteyiz.

Kişisel gelişim kitaplarında konuşma konusu özellikle diksiyon temelli olarak incelenmektedir hitabet olarak incelenmektedir yani bir kitleye hitap etme örneğin tiyatro sanatı söz konusudur konuşan insanın sadece konuştuklarını diksiyonu ile yetkinleştirmesi düşünülmektedir. Halbuki, konuşan insan aynı zamanda yazan insandır yazma eylemini kolaylaştırmak da konuşmadan geçmekte, konuşmanın ses kaydı olarak yazıya geçirilmesinden geçmektedir. İnsanlarımız bu konuda bir dilekçe dahi yazamamaktadır, yazı konusunda ne diyelim engellidir, çekingendir.

Konuşmak kendi başına yetkinleştirilecek bir eylem değildir, aynı zamanda güzel konuşmak, konuşmak aynı zamanda yazıya geçirmektir, konuştuğunuzu yazmaktır. Türkler dillerini konuşa konuşa geliştirmişler ve geliştirdikleri bu dili, neticeten yazıya geçirdiklerinde ise çok üst bir düzeye zaten ulaşmışlardı.

Kütüphane

En Beğenilen Türkçe TEDx Konuşmaları

Ted Gibi Konuş

Teknoloji, Eğlence ve Dizayn sözcüklerinin baş harflerinden adını alan TED konferanslarının gördüğü ilgi bütün dünyada artarak sürüyor. “Paylaşmaya değer fikirler” sloganıyla anılan, insanları bu denli etkileyen 18 dakikalık TED konuşmaları internette 4 milyardan fazla izlendi. Peki niçin? Bu kadar çok insanı bu kadar etkileyen konuşmaların sırrı ne? Etkili, ikna edici, ilham veren bir sunum yapmak için en çok neye gereksinim duyarız? Yetenek?

Hayır, bildiğiniz gibi değil. Topluluk önünde konuşmak o kadar da korkutucu değil. Carmine Gallo’nun, Wall Street Journal çoksatar listesine girmiş bu kitabı, 100’den fazla TED konuşmasının çözümlemesi, TED’in en sevilen konuşmacılarıyla söyleşiler, psikoloji, nörobilim ve iletişim uzmanlarının görüşlerini bir araya getiriyor.

TED-Gibi Sunum Yapma

Söz Söyleme ve Diksiyon / Konuşan İnsan

https://www.hepsiburada.com/yazisma-kurallari-ve-hizli-yazma-teknigi-pm-kturkmen351859

Yazışma Kuralları Ve Hızlı Yazma Tekniği

Yazı yazmak, sanatın ve tekniğin güzel bir karışımı olmalıdır. “Nasıl yazacağım” demeden önce, bu teknikte ne gibi bilgiler olduğunu öğrenmek gerekir. Kitap iki bölümden oluşuyor. Birinci bölümde iş yazılarının içerik ve şekil yönünden anlatımı ve örneklerle pekiştirilmesi; ikinci bölümde ise; iş yaşamında ve özel yaşamda, her an yazı yazmak ve hızlı not tutmak isteyenler için geliştirdiğimiz “Hızlı Yazma Tekniği”. (Tanıtım Bülteninden)

 

E-Posta Bültenimize Bekliyoruz.
Haftalık olarak, sizinle tüm içeriklerimizi e-posta yoluyla paylaşıyoruz.
icon
RELATED ARTICLES

LEAVE A REPLY

Please enter your comment!
Please enter your name here


Most Popular