3 kıtada 16 devlet kuran Türkler konu ile ilgili olarak Yazıtlar devrinden başlayan ve Yazmalar ( Siyasetnameler ) ile devam eden geniş bir literatür oluşturmalarına rağmen Devlet Felsefesi disiplini kapsamında, sözkonusu Yazıtlar ve Yazmalar maalesef incelenmemiş, Türk Kanon’u henüz ortaya konulamamıştır.
Kutadgu Bilig, şimdiye değin Mutluluk Sanatı, Mutluluk Veren Bilgi olarak günümüz diline tercüme edilmiştir. Kutadgu Bilig’in esas anlamı ise Devlet Yönetme Bilgisi’dir. Dört ana kavram (Töre, Kut, Akıl, Gönül) etrafında şekillenen Kutadgu Bilig metninde en çok kullanılan aşağıda listelediğimiz kavramlar ise, eserin odak noktasının Toplum ve Devlet Felsefesi olduğunu açıklıkla ortaya sermektedir.
- Ajun; Dünya
- Beg, Begler: Bey, Beyler
- Bilge: Bilgin, Hakim, Alim
- Bilig: Bilgi, Hikmet
- Bilgi, Biliglig: Bilgi
- Budun: Halk, Ulus, Kavim
- Dünya: Dünya, Alem
- Edgü: İyi
- İl: İl, memleket, ülke, halk
- İlig: Hükümdar
- İş, İşi, İşke: İş
- Kamuğ: Bütün, hepsi, bir
- Kişi, Kişig, Kişike, Kişiler: Kişi, İnsan, Adam
- Köngül: Gönül, Yürek
- Könilik: Doğruluk
- Kut: Kut, Mutluluk, Devlet
- Öz: Öz, kendi, nefs, can, ruh, gönül
- Söz: Söz
- Törü: Töre, Kanun, Düzen
- Ukuş: Akıl, Anlayış
Bir ilk girişim olarak Kutadgu Bilig eseri, Devlet Felsefesi açısından incelenmektedir. Kitapta ayrıca geniş bir dizin oluşturularak, düşünürlerimizin istifadesine sunulmuş, literatürün zenginleştirilmesine katkı hedeflenmiştir.
Sosyolog Prof. Dr. Mahmut
Eserin en önemli özelliği evrensellik kriterini esas almasıdır. Kutadgu Bilig’i objektif bilimselliğin mihenk taşına yatırarak enine boyuna incelemiş olmasıdır. Bir doğu klasiği olan Kutadgu Bilig’e böylesine geniş perspektifli bir yaklaşım aslında Türklerin dünyaya ve insana bakış açıları ile birebir aynılık sergilemektedir.
Mahmut Arslan hocamız aynı çizgiyi sürdürerek Kutadgu Bilig’in yazılışının 950.yılının kutlandığı 2019 yılının ardından da söz konusu evrensellik geleneğini devam ettirmiş, çizgiyi daha da derinleştirmiştir. Bu idealin bir gereği olarak, kendileri, henüz düşünce dünyamızın gündemine gelmemiş bulunan literatür incelemelerine özellikle Avusrurya ve Almanya kütüphanelerine bizzat giderek erişim sağlamıştır.
Bilig’in aydınlığı kutsal bir yolculuktur.
Medeniyetimizin mayasını karmış bulunan, zamanları ve zeminleri zihnimizde harmanlayan düşünce eserleri ile mimari eserlerimiz, hatıralarımız ve damgalarımızın yer aldığı zeminlerin zenginliğinin yazılarak kitaplaştırılması, dünyayı çepeçevre kuşatan Türk Kuşağının, gelecek kuşaklara aktarılmasıdır.
Büyük Asya’da Yazıtlarımız ve Yusuf Has Hacib ile başlayarak Küçük Asya’ya Yesevi ile ulaşan ve yabancılaşma yanlışlarına set çeken çizgi, sarsılmaz derinlik ve kapsayıcılıktadır.