Dünyada Türk kültür mirası haritası
1789 devriminden sonra başlayan milliyetçilikler çağında Osmanlı imparatorluğu Ehli Kitap dinleri Osmanlı kimliği kapsamında gözeterek mevcut düzeni sürdürebilme ümidiyle yaşamakta idi. Fakat gelişen olaylar Osmanlı tebaasının kendi kimliklerini geliştirerek imparatorluktan kopmaları sürecini hızlandırmıştır. Sırplar ve Yunanlıların ardından Balkan Savaşı ile birlikte Bulgarlar ve Arnavutlar kendi devletlerini kurma yolunda ilerlemekteydiler. Osmanlılar bu kez de İslamcılık politikası gütmeye başlamıştı bu kopuşlar karşısında. Fakat bu sefer de Müslüman Araplar imparatorluktan kopmaya başlamıştı, sonunda imparatorluk en son çare olarak Türk kimliğiyle ilerlemeye başlamıştı.
Sonuçta, Türkiye Cumhuriyeti adı altında yeni bir devlet kurulmuş, Türkler de kendi kimliklerini geliştirmeye başlamışlardı. Fakat ikinci Dünya Savaşı’nın bitimi ile başlayan Büyük Orta Doğu çağında Türkler, ABD tarafından yeşil kuşak projesi çerçevesinde Siyasal İslamcılığa yönlendirilmişti. Tuhaftır, Türkiye Cumhuriyeti devleti, Türk kimliği ile bir didişme içerisine girmişti. Gelinen son aşamada ise Turgut Özal’ın Kürt milliyetçiliğine karşı “Allah‘ın ipine sarılın” söyleminin, ikibinli yıllar sonrası dönemde devamı niteliğinde iktidar partisi yine İslamcılık ve başörtüsü üzerinden bu kez de Kürt partisi ile bir ittifak oluşturma peşinde gitmekteydi.
Ne yazık ki hala anlaşılamayan şudur ki Osmanlı kimliği ve ardından İslamcılık üzerinden parçalanması engellenemeyen Osmanlı İmparatorluğu örneği herhalde unutulmuştu ki, bu sefer de yeniden İslamcılık sahneye konmakta idi.
Milliyetçi hisler dinden daha kuvvetli olduğu için İslamcılık derde deva olmayacaktı.
Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküş sürecinde çöküşü engelleyici bir çözüm olarak düşünülen İslamcılık politikası, Türkiye Cumhuriyeti döneminde ise, ikinci Dünya Savaşının galibi ABD tarafından empoze edilen bir dış güçler dayatması olarak kendini gösterecekti.
Yapılması gereken Türk kimliğinin, Türk Devletleri Teşkilatı kapsamında kuvvetlendirilmesi yolunda ilerlemek, devlete adını veren Türk kimliğinin kuvvetlendirilmesine, Türk dilinin yaygınlaştırılmasına çalışmaktır.