ty1-2-g-10-08
Kağanım, ben özüm Bilge Tonyukuk konuştuk. [Kağan] söylediğimi işitiverdi. Gönlünce orduyu] yönelt dedi. Kök Öng’ü aşıp Ötüken Ormanı’na yöneldim. İnig Köklük’ün Toğul’da Oğuz geldi.
ty1-3-d-7-03
Dahası Kırkız’ın güçlü kağanı yağımız oldu. O üç kağan sözleşip “Altun ormanı üzerinde kapışalım” demiş. Anca öyle anlaşıp. “Doğu’da Türk Kağanı’na süleyelim” demiş. ”
ty1-4-k-11-04
Kırgız’ı uykuda bastık. Süngüyle açtık. Kağanı, ordusu dirilmiş. Süngüşdük, sançtık. Kağanını öldürdük. Kağan’a Kırgız boyları tutsak oldu, baş eğdi. Geri döndük. Kögmen ormanına beri geldik.
ty1-4-k-11-07
Katun yok olmuş ölmüş idi. “Onu yoğlatayım” dedi. Süleyip varın dedi. “Altun ormanında oturun” dedi. “Sü (ordu) başı İnel Kağan, Tarduş Şad varsın” dedi. Bilge Tonyukuk’a, bana söyledi.
ty1-4-k-11-08
Bu orduyu yönelt dedi. “Buyruğunu gönlünce söyle. Ben sana ne söyleyeyim” dedi. “Gelir ise yiğitçe toparlanır, gelmez ise dilini sözünü alıp otur” dedi. Altun ormanında oturduk.
ty1-4-k-11-10
“Öncüyü, gözcüyü iyice ırgala. Baskın yapma” demiş. Bögü (Kapağan) Kağan bana öyle söylemiş. Apa Tarkan’a gizli söz göndermiş: “Bilge Tonyukuk korkar, o kendisi o yanılır.
ty1-4-k-11-11
atlı er yoralım (sürelim) derse onamayın”. O sözü işitip atlı er yordum. Altun ormanını yol aramadan aştım. İrtiş ırmağını geçitsiz yerinden geçtik. Gece de gittik. Bolçu’ya tan öncesi değdik.
ty1-2-g-10-08
Kağanım, ben özüm Bilge Tonyukuk konuştuk. Kağan söylediğimi işiti verdi. Gönlünce orduyu yönelt dedi. Kök Öng’ü aşıp Ötüken Ormanı’na yöneldim. İnig Köklük’ün Toğul’da Oğuz geldi.